RAKİP ZAYIF AMA DEĞİŞEN ŞEYLER VAR
ANKARAGÜCÜ:0 - GALATASARAY:3 (Rajnoch(kk), Kazım, Baros)
Eskişehirspor maçı yazısını "Haftaya sıra Kazım'da... " diye bitirmiştim. Beklediğim gibi oldu ve Kazım maçın adamı oldu. Ankaragücü çok zayıf bir takım ve izlediğimiz kadarıyla küme düşmesi garanti gibi. O yüzden maça çok fazla takılmamak lazım. Üstüste iki maç gol yememek güzel diyelim geçelim. Ben başka birşeyden bahsedeceğim.
Profesyonel futbolcular deli danalar gibi bütün maç koşturamazlar. Maç esnasında kendilerini ara ara rölantiye alırlar. Çaktırmadan dinlenerek filan bitirirler 90 dakikayı. Doğaldır bu. Misal az önce Antep-BJK maçını izledim Aurelio 90dk.nın tümünde dinlendi:) O da doğal değil tabiiki de, benim demek istediğim şu; ben hiç 70. dakikada morarmış bir halde ciğerlerini tutarak yerde oturan, nefes almakta güçlük çektiği her halinden belli olarak kenara değişiklik işaret eden futbolcu görmedim. Dün Engin'i bu halde gördüm.
Engin'e zerre güvenmediğimi çok kez yazmışımdır. Çünkü ben bir maçı tek başına aldığını, ertesi maçın hemen başında rakibe dirsek atarken aynı anda hakeme küfür ederek atıldığını filan gördüm bu arkadaşın. Peki böyle bir adamı, yani Engin'i o halde yerde beni değiştir diye beklerken görünce kızdım mı? Hayır...
Garip bir şekilde çok hoşuma gitti. Canı çıkana kadar koşmuştu çünkü. Yalandan oynamamıştı. İstese iki-üç atağa çıkmaz, iki-üç top rakiple beraber dönmez, 90 dakikayı tamamlardı. Öyle yapmadı. Ben de halı sahada koşmaktan kustuğumu çok hatırlarım. O yüzden Engin dün benim açımdan sınıfı geçti...
Haftaya sıra kimde abi onuda yazsaydın :)
YanıtlaSilHaftaya sıra Ozan İpek'te maalesef :)
YanıtlaSil3000.golün Rajnock'a ait olması müzede sarı-larcivet forma olması birşeyler değişiyor galiba;DD
YanıtlaSil